3 Haziran 2015 Çarşamba

Haziran'in getirdikleri vol1

Bu nasıl bir Hazirandır?
İlk iki gününde hayatımın en uç haberleri geldi.

1 Haziran 2015: İşten çıkarıldım.

Tamam. Kabul ediyorum, zaten ben ayrılacaktım. Hatta bundan 2-3 hafta önce, eğer patronum müsait olsaydı da konuşabilseydim, burada bana çok gerek olmadığını, başta konuştuğumuz şekilde gitmediğini, arkadaşların benim varlığıma bir türlü alışamadığını anlatıp, ayrılmak istediğimi söyleyecektim.

Sonuç: Beni gönderip arkamdan departmanı kapatacak. Son kalan 4 kişinin de 2si geçen hafta ayrıldı. Biri zaten başka bir iş yapıyor, diğerini de uygun bir dille ya gönderecek ya da zaten o kendi gidecek. Bana başka bir deneyim teklif etmedi bile! Buna üzülmedim desem yalan olur. Beni öylece gözden çıkardı...

2005'te çömez stajyer olarak girdim ben bu şirkete. Hakederek departman yöneticisi oldum. Kara kaşıma gözüme yapmadığı son 1 yılda yaptığı iyilikleri. Kimle konuşsam çok şanslı olduğumu söyledi. Neredeyse 1,5 yıldır evden çalışıp, maaşımı kazanıp hem de çocuğuma bakabildim! 

Evet. Kabul ediyorum, iş konusunda çok şanslıyım. Mezun olurken işim hazırdı, tatilimi yapıp, önceden zaten hazır olan masamda, bilgisayarımla işe başladım. Evlendim, çocuğum oldu, tüm haklarımı kullandım, yıllık iznimi aldım, ücretsiz izin kullandım. İznim bittiği gün, sana ihtiyacımız var ama bebeğinin de sana ihtiyacı var, istersen evden çalış dendi, uçarak kabul ettim. Sonra işler iyi gitmedi, kendimi kötü hissettim, şirkete, patronuma yük oluyormuşum gibi geldi, tam ayrılacakken, işten çıkarıldım. Yine tüm haklarımı alacağım!

Ama yine de üzgünüm, 10 senelik ikinci evimden ayrılacağım için...

5 Eylül 2012 Çarşamba

23.08.12


meğer ben ne katıymışım, hatta içimden gelenler, gülüşüm, sevincim hep yapmacıkmış gibi. ama değil işte. daha idrak edemedim.
yazsam, anlatsam bozulacakmış gibi. hele bi kesinleşsin diyorum ondan sonra sevinirim ama bilirim ben kendimi nasıl soğukkanlı olucam kesinleştiğinde de. belki ağlamayabilirim bile...

ve 

ağlamadım ağlamadım, günün sonunda patladım...

4 Mayıs 2012 Cuma

mayıs

bak, aylardan mayıs
aşık olmalı, uçurtma yapmalıyız
aylardan mayıs,
düşünmeden yaşamalıyız.

27 Nisan 2012 Cuma

vesikalı

küçücük damgalı vesikalıklarımız ikinci kere yan yana yapıştı, mühürlendi. 2 yıldan azcık daha önceydi ilk yanyana gelişleri. o zaman da evleniyorduk, şimdi de.

insanlık için toplu iğne başı kadar bile önemi olmasın varsın, benim için aynı duygu. sakin sakin beklerken, iki nesilin toparladığı para bizim hesabımızdan çıktığı an heyecanı da başladı. sonra dedim ki yine yanyana olmayız. şipşak vesikalığımı çektirdiğim gibi soluğu noterde aldık.

bize asır gibi gelen 1,5 yıl sonunda şıp diye nasıl karar verdik, ikimiz de hala inanamıyoruz ki market alışverişini bile 2 kerede yaparız biz.

blogger da allanmış pullanmışken yeni yayın dönemine böyle girmek varmış.

bizim evde önümüzdeki 5 ayın tek trend topiği küçükcük fıçıcık 2+1 imizdir artık.

2 Mart 2012 Cuma

yaptığım düşüncesizliğin cezasını çektim sanırım. yeter bu kadar kapalı kalmak. hani iki eli kanda yazıyor değilim hoş.

kışı ufaktan kışkışlıyoruz, sabahki o simit ve taze biber kokusunu duydum ya, yaz gelecek ve bu yaz çok güzel geçecek. gözlerimizin içi gülecek.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...